Louis Ferdinand Celine - Gecenin Sonuna Yolculuk

0 Değerlendirme

Fransız edebiyatının en değerli yazarları arasında yer alan Louis-Ferdinand Céline, Gecenin Sonuna Yolculuk adlı eseri ile okurlarını insanlığın en kuytu yüzüne tanıklık etmeye davet ediyor. 1932 yılında yayımlanan roman, yazarın I. Dünya Savaşı’na dair izlenimlerini ve düşüncelerini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Bu romanı ile dünya edebiyatında saygın bir konuma ulaşan Céline, insanlığın derinlerde bir yerde hala kanayan yaralarını geçmişin tozlu sayfalarından günümüze taşıyor. Bu kitabı okuduğunuzda, Céline’in sıra dışı anlatımı ve enfes kurgusu karşısında büyüleneceksiniz.

Toplumun Kalbinden Edebiyatın Ölümsüz Satırlarına…

Gecenin Sonuna Yolculuk, samimi dili ve kaygısız üslubu ile edebi bir metinden daha fazlasını ifade ediyor. Kitabını sokak ağzı ve deyişleri ile kaleme alan Louis-Ferdinand Céline, böylece okurlarına savaşın asıl etkilediği halk tabakası üzerinden sesleniyor. Buna rağmen üstün bir yazınsal güce sahip olan eser, yapısal bakımdan aslına sadık kalınarak yapılan tercümesi ile Türk okurları için de benzersiz bir okuma deneyimi sunuyor.

Savaşmanın Değil, Savaşa Sürüklenmenin Hikayesi

Louis-Ferdinand Céline ya da diğer adıyla Louis Ferdinand Destouches, Gecenin Sonuna Yolculuk romanında birinci ağızdan kendi yaşamını ve düşüncelerini aktarıyor. Ancak bunu, bir dış-kimlik olarak yarattığı Ferdinand Bardamu adlı karakter aracılığıyla gerçekleştiriyor. Tıpkı yazarın kendisi gibi ailesine kızarak evini terk eden Bardamu, bir asker ve doktor olarak Fransız ordusuna katılıyor. Orduya katıldıktan iki yıl sonra ise I. Dünya Savaşı patlak veriyor. Kendisi için dahi çılgınca bir kararla savaşa katılan başkahraman, bunun tüm insanlık için bir delilik hali olduğuna inanıyor.

Vatan için canını feda etme düşüncesini hiçbir zaman kabul edememiş olan yazar-kahraman, savaş esnasında şahit olduğu manzaralara daima yabancılık hissiyle yaklaşıyor. İnsana dayatılan ideallere, inançlara ve milliyet kavramına anlam veremeyen Bardamu, savaşın tam anlamıyla uluslararası bir mezbaha olduğunu düşünüyor. Sürekli bu savaşın kendi savaşı olmadığını dile getiren yazar, sıradan insan için özgürlük ve rahatlık gibi imkanların söz konusu olamayacağını, acı bir gerçek olarak gün yüzüne çıkarıyor.

Müşteri Değerlendirmeleri

Öne Çıkanlar